Ameliyat Sonrası Hızlı İyileşmeyi Sağlayan Etkenler

featured
Share

Share This Post

or copy the link

Cerrahi işlem vücutta protein ve enerji gereksinimlerini artıran hipermetabolik bir tepkiye neden olur. Ameliyat sonrası yetersiz beslenmenin gelişimi, hastanın önceden var olan beslenme durumuna, cerrahi prosedüre ve metabolizma hızına bağlıdır. Ameliyat sonrası yetersiz beslenme bağışıklık fonksiyonunu bozabilir, yara iyileşmesini tehlikeye atabilir ve komplikasyon oranlarını artırabilir.

Vücutta meydana gelen travma sonucu ortaya çıkan metabolizma değişiklikleri nedeniyle uygun beslenmek komplikasyonların azalmasına ve hızlı iyileşmeye destek olacaktır. Cerrahi işlem vücutta enflamasyon (iltihaplanmaya) artışına sebep olur. Bu metabolik travmanın iyileşmesi için metabolik yanıt gereklidir. Ancak hasta doğru beslenmezse enflamasyon ve iyileşme uzar.

Cerrahi işlemin başarısı yalnızca teknik cerrahi becerilere bağlı değil, aynı zamanda metabolik girişimsel tedaviye de bağlıdır.

Bu nedenle hastanın metabolik travmayı taşıma yeteneğini hesaba katmak, ameliyat öncesi ve sonrası uygun beslenme desteği sağlamak gerekir.

Uygun beslenme planının yapılabilmesi için, ameliyat geçiren hastanın temelini anlamak esastır.

Protein ihtiyaçları, iltihaplanma, vitaminler ve mineraller gibi beslenme ile ilgili dikkat edilmesi gereken birçok alan vardır ve kabızlık.

Protein ameliyattan sonra özellikle önemlidir. Hasarlı vücut dokularının onarılmasına yardımcı olur, enfeksiyonlarla savaşmak için antikor oluşturur ve yara izi oluşumu için gerekli olan kolajeni sentezler.

İyi protein kaynakları arasında yağsız kümes hayvanları, balık, kuruyemiş, baklagiller ve tohumlar bulunur. Kırmızı etler enflamasyonu (iltihaplanmayı) tetikleyebilir bu yüzden yağlı kırmızı etleri azaltın.

Takviye etmek için kuruyemiş, soya peyniri, fasulye ve bitkisel protein gibi vejetaryen yiyecekleri tüketebilirsiniz.

Süt ve süt ürünleri de bir protein kaynağıdır, ancak enflamasyonu tetikleyebilirler ve kabızlığa neden olabilirler, bu nedenle kullanılmamaları gerekir.

Ameliyattan sonra ağrınızı ve iltihaplanmanızı azaltmaya yardımcı olabilecek birkaç yiyecek vardır, örneğin:

Somon, ton balığı, alabalık, sardalya, pisi balığı, pisi balığı veya dil balığı gibi yağlı balıklar

Ceviz, badem, ghee yağı sızma zeytinyağı ve Hindistan cevizi yağı (veya saf MCT)

Keten tohumu veya keten tohumu yağı

Soğan, sarımsak ve yeşil yapraklı sebzeler

Koyu meyveler (yaban mersini, kızılcık, kırmızı elma, patlıcan, kırmızı üzüm)

Yeşil çay ve matcha çayı

Zerdeçal (aşırıya kaçmadan)

Vitaminler ve mineraller

Birçok vitamin ve mineral, iltihabı azaltmanın yanı sıra ameliyat sonrası yara iyileşmesini hızlandırmaya da yardımcı olabilir.

A Vitamini – bağışıklık tepkisini uyarır ve normal dış ve iç cildin oluşmasına yardımcı olur. İyi A Vitamini Kaynakları havuç, yapraklı yeşillikler, kırmızı dolmalık biber, tatlı patates ve kavun.

C vitamini – yara iyileşmesiyle ilişkili hız ve güç için gereklidir. Kemiklerde, kıkırdakta, kas ve kan damarlarında kolajen oluşturur. İyi kaynakları kivi, portakal, domates, çilek, brokoli, dolmalık biber ve patates.

D Vitamini – kemiklerin oluşumu, bakımı ve onarımında temel bir besindir. İyi kaynaklar arasında, yumurta sarısı, somon, ton balığı ve cildin doğrudan güneş ışığına maruz kalması (10 dakika, haftada iki kez).

Kalsiyum – kemik onarımı / yumuşak doku iyileşmesi, uygun kan pıhtılaşması, kas kasılması için gerekli bir mineraldir. Koyu yeşil yapraklı sebzeler en iyi kaynaklarıdır.

Çinko, kolajenin erken yeniden şekillenmesinde rol oynar ve ameliyattan sonra hastalarda yara iyileşmesini hızlandırır.

Birincil kaynaklar arasında istiridye, yağsız et, balık, kümes hayvanları, baklagiller, tam tahıllı ekmekler ve tahıllar bulunur.

Bakır, kolajen oluşumu için olduğu kadar kemik ve eklem bütünlüğü için de gereklidir. Bakır çoğu gıdada bulunur, ancak özellikle istiridye ve diğer kabuklu deniz ürünleri, tam tahıllar, baklagiller, kabuklu yemişler, patatesler ve koyu yapraklı yeşilliklerde daha fazladır.

Dokuyu onarmak, kas yıkımını yavaşlatmak ve inflamatuar fazı azaltmak için proteine ​​ihtiyaç olduğu unutulmamalıdır.

Cerrahi işlem sonrası, vücudumuzun bütünlüğünü, doku ve organlar arasındaki iletişimi sağlayan, bağışıklık sistemimiz için çok önem taşıyan fascia tabakası zarar görür ve bütünlüğünü kaybeder. Duyu sinirleri ve fascia zarar gördüğü için bölgede his kaybı da oluşabilir.

Kişi vücudunun bir kısmını hareketsiz tutmak zorunda kaldığında ameliyatın hemen sonrasında iyileşme aşamasında eklemlerde veya dokularda yapışıklıklar oluşabilir.

Fascia vücudumuzdaki her şeyi çevreleyen, hareket etmemize izin veren ama aynı zamanda formumuzu ve şeklimizi tutan son derece güçlü, 3 boyutlu, jelatinimsi bir ağdır. Derinin yumuşak ve esnek kalması için nemi korumasının çok önemli olduğu gibi, sıvı içeriğini de muhafaza etmesi çok önemlidir. Herhangi bir nedenle fasiyal sistemimizin bazı kısımları bu sıvı içeriğini kaybederse, kurur ve esnekliğini kaybeder. Fasyal sistem tüm vücut boyunca sürekli olduğu için tüm vücutta biyomekaniği etkiler.

Fasya, travma, ameliyatlar, iltihaplı tepkiler ve kronik uzun süreli doku kısalması (zayıf duruş, oturma), mikrotravma gibi birçok farklı nedenden dolayı sıvı içeriğini kaybeder.

Bu nedenle ameliyat sonrası fascial onarım için profesyonel terapinin yanı sıra myofascial ev egzersizleri önem taşır.

Instagram

X

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio’nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Login

To enjoy Şehirdeki Magazin privileges, log in or create an account now, and it's completely free!